| ÇAAL | Bahçe veya tarlaların sınırını taştan kuru yığıntı şeklinde örülen duvar |
| ÇABAK | Bir cins ufak balık |
| ÇAÇA | Genelev işleten kadınmama |
| ÇADRİ | Afganistan'da kadınlara zorla giydirilen, bütün vücudu örten, yüzü kafesli çarşaf |
| ÇAĞ | Örgü şişi |
| ÇAĞA-NEVZAT | Yeni doğmuş bebek |
| ÇAĞANOZ | Eti için avlanan, pavuryaya benzer küçük su hayvanı |
| ÇAĞLA | Ham olarak yenilen badem, erik, kayısı gibi yemişler |
| ÇAH | İnce odun |
| ÇAH | Kuyu |
| ÇAH-ÖMEL | Kuyu, çukur |
| ÇAK | Yırtma |
| ÇAKAK | Yere çakılan kısa ve kalın kazık |
| ÇAKALOZ | Çakıltaşı atan bir nevi küçük top |
| ÇAKALOZ | Eskiden kullanılmış mermi yerine çakıl taşı atan bir tür top |
| ÇAKALOZ | Mermi olarak çakıl taşı atan bir tür top |
| ÇAKAR | Deniz feneri |
| ÇAKAR | Denizde, açığa ya da kıyılara yerleştirilen, belirli aralıklarla yanıp sönen küçük fener |
| ÇAKILDAK | Koyun, keçi gibi birtakım hayvanların kuyrukları altındaki kıllara takılıp kuruyan pislik |
| ÇAKILDAKLI | Bir tür sebze yemeği |
| ÇAKIN-BALKIM | Şimşek, kıvılcım |
| ÇAKIR | Mavi hareli ela göz |
| ÇAKIR | Mavimsi bir göz rengi |
| ÇAKIRDOĞAN | Yırtıcı kuşlardan bir doğan çeşidi |
| ÇAKIRKANAT | Çamurcun, eğri koca gibi adlar da verilen ve yurdumuzun sulak alanlarında yaşayan küçük ördek cinsi |
| ÇAKŞIR | Bir çeşit erkek şalvarı |
| ÇAKŞIR | İnce kumaştan yapılan uzun bir çeşit şalvar |
| ÇAKŞIR | Kuşların ayağında bulunan ve süs gibi görünen tüy |
| ÇAL | Ala renk |
| ÇAL | Taşlık yer |
| ÇAL | Taşlık yer, çıplak tepe |
| ÇALACAK | Yoğurt mayası |
| ÇALAĞAN | Kartal, atmaca gibi yırtıcı kuşlara verilen ad |
| ÇALAK | Atik, çevik |
| ÇALAK | Ayağına çabuk, atik, çevik |
| ÇALAKALEM | Gelişigüzel, durmadan yazarak |
| ÇALAMAR | Dört tarafı çitle çevrili yazlık koyun ağılı |
| ÇALAMAR | Yazlık davar ağılı |
| ÇALAP-OGAN-YEZDAN | Tanrı |
| ÇALGIN | Soğuk ya da sıcaktan gelişemeyerek cılız kalmış ekin, meyve, sebze |
| ÇALGIN | Uzun süre bakır kapta kalan tadı bozulmuş yemek |
| ÇALI | Dalları çok çatallı ve sapları odunsu bir bitki |
| ÇALIK | Çıbanyeri |
| ÇALIK | Şımarık |
| ÇALIK | Topal |
| ÇALIK | Yan yan giden |
| ÇALIKAVAK | Sepetçi kavağı |
| ÇALIM | Geminin baş ile kıçı arasında inik meyil veya kıç tarafta su kesiminin altındaki dar kesim |
| ÇALKAR | Pamuk kozasını temizlemekte kullanılan seyrek gözlü kalbur |
| ÇALKAR | Tohumlukta kullanılacak tahılı ayırmaya yarayan döner kalburlu araç |
| ÇALKI | Bahçe süpürgesi |
| ÇALMA | Kalemle oyularak işlenmiş |
| ÇALPARA | Ağları keserek balıkçılara zarar veren bir çeşit çağanoz |
| ÇALPARA | Parmaklara takılıp çalınan zil veya buna benzer ses çıkarıcı alet |
| ÇAMÇA | Ağaçtan, oyularak yapılmış büyük kaşık, kepçe |
| ÇAMÇA | Sazangillerden, pullarından yalancı inci yapılan bir ırmak balığı |
| ÇAMÇAK | Filikaların suyunu boşaltmak için yapılmış, ağaç kepçeler |
| ÇAMÇAK | Teknede biriken suyu toplamak için tahtadan yapılmış bir cins kepçe |
| ÇAMÇAK-ÇAPÇAK-ÇOTRA | Ağaçtan yapılan kulplu su kabı |
| ÇAMİÇİ | Bafa gölünün diğer adı |
| ÇAMUKA | Gümüş balığına benzer bir küçük balık |
| ÇAN | Kampana |
| ÇANAK | Göz çukuru |
| ÇANGAL | Dal, budak |
| ÇANGAL | Köpeklere takılan demir tasma |
| ÇANTI | Duvarları, yontulmamış ağaç gövdesi ya da kerestelerin üst üste oturtulmasıyla oluşturulmuş ev |
| ÇANTI | Ormanlık bölgelerde ağaç gövdeleri üst üste yığılarak yapılan ev |
| ÇAPAK | Madenler dövülürken sıçrayan ince ufak parça |
| ÇAPAK | Sazan familyasından vücudu yandan basık, sarı pullu, eti tatsız, kılçıklı bir tatlı su balığına verilen ad |
| ÇAPA-LENGER | Gemi demir |
| ÇAPAN | Kazagistan'da giyilen, deve tüyünden yapılmış, su ve soğuğu geçirmeyen yerel bir giysi |
| ÇAPAN | Kimi yörelerde kaput bezine verilen ad |
| ÇAPANOĞLU | Başa dert açacak karışık durum |
| ÇAPAR | Benekli hayvan |
| ÇAPAR | Atlı haberci, postacı |
| ÇAPAR | Çiçek bozuğu yüz |
| ÇAPAR | Posta katarı |
| ÇAPAR | Takadan büyük, baş ve kıç tarafı yukarı kalkık bir çeşit Karadeniz kayığı |
| ÇAPAR-BERİD | Postacı |
| ÇAPARIZ | İçinden çıkılamayacak denli güç olan, karışık iş |
| ÇAPARIZ | Karışık iş |
| ÇAPÇAK | Ağaçtan oyularak yapılmış su tası |
| ÇAPÇAK | Ağzı açık fıçı |
| ÇAPLA | Maden kazımak için kullanılan çelik kalem |
| ÇAPULA | Daha çok Karadeniz yöresinde giyilen bir tür erkek ayakkabısı |
| ÇAPULA | Kaba deriden yapılmış ucu sivri ve kalkık ayakkabı |
| ÇARDAK | Ağaç dallarından yapılmış gölgelik |
| ÇARDAK | Tarla, bahçe gibi yerlerde ağaç dallarından örülmüş barınak |
| ÇARDAK | Üstüne sarmaşıklı ağaç veya çiçek sarılarak yapılmış, kafesli gölgelik |
| ÇARDAŞ | Macarlar'ın ulusal halk dansı |
| ÇARGAH | Türk müziğinde "do" perdesinin adı |
| ÇARH | Ok yayı |
| ÇARIK | Araba yokuş aşağı giderken tekerleği frenlemek için altına sürülen demir levha |
| ÇARIK | Ham deriden yapılan köylü ayakkabısı |
| ÇARKIFELEK | İşleme,oya ve yazmalarda kullanılan ve adını aynı adlı bitkiden alan geleneksel Türk bezeme öğesi |
| ÇARLİSTON | Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yaygınlaşan dans türü |
| ÇARMIK | Direklerin her iki bordasına bağlanabilmesi için gerilmiş tel halatlar |
| ÇARNAÇAR | İster istemez |
| ÇARPANA | Anadolu’da yüzyıllardan buyana göçerler arasında dokunan bir tür ensiz dokumaya verilen ad |
| ÇARPANA | Dört beş metre uzunluğunda yün kuşak |
| ÇARPANA | Sahan kapağını andıran ve birbirine vurularak çalınan büyük zil |
| ÇARPARAK | Selden korunmak için evlerin önüne yapılan eğimli duvar |
| ÇARPI | Kaba sıva |
| ÇAŞIR | Siyah koyun yününden yapılan pantalona benzeyen giysi |
| ÇAŞIT | Casus, ajan |
| ÇAŞIT-ALABACAK | Ara bozucu |
| ÇAŞT | Kuşluk vakti |
| ÇAT | İki nehrin birleştiği yer |
| ÇAT | İki yolun birleştiği yer |
| ÇATAK | İki dağ yamacının kesişmesiyle oluşan dere yatağı |
| ÇATAK | Kavşa |
| ÇATAK | Yapışık, ikiz meyve |
| ÇATAK, EŞRA | Kavgacı |
| ÇATALAĞIZ | Bir ırmağın denize kavuştuğu yerde lığların birikmesiyle oluşan üçgen biçimli ova, delta |
| ÇATALAĞIZ | Delta |
| ÇATALÇİVİ | Sıva üzerinden giden elektrik kablosunu tutturmakta kullanılan, iki ucu sivri U şeklinde çivi |
| ÇATANA | Filika büyüklüğünde buharla işleyen deniz teknesi, küçük vapur |
| çatana | Vapur (küçük) |
| ÇATANAK | Daldaki meyve kümesi |
| ÇATANAK-ÇOTANAK | Bir dalda dördü beşi bir arada bulunan meyve kümesi |
| ÇATKI | Başın çevresine çember gibi dolanıp bağlanan bağ |
| ÇATKI | Sehpa |
| ÇATLAK | İki nehrin birleştiği yerdeki deltaya verilen ad |
| ÇATMA | Harman zamanı |
| ÇAV | İran Moğolları döneminde bastırılan bir tür kağıt para |
| ÇAVALYE | Tutulan balıkların içine konulduğu yayvan sepet |
| ÇAVDAR | Buğdaygillerden, unlu tane veren bir bitki |
| ÇAVELA | Balıkçı sepeti |
| ÇAVELA | Balıkçıların, tuttukları balıkları içine attıkları sepet |
| ÇAVLAN | Büyük çağlayan |
| ÇAVLAN | Şelale |
| ÇAVLI | Henüz ava alıştırılmamış doğan yavrusu |
| ÇAVMAK | Amaçtan şaşmak |
| ÇAVŞIR | Maydanozgillerden bir bitki ve bunun eczacılıkta kullanılan reçinesi |
| ÇAVULDUR-ÇEPNİ | Oğuzlar’ın Üçok kolundan biri |
| ÇAVUN | Hayvan derisinden yapılmış kırbaç |
| ÇAVUŞÜZÜMÜ | Kabuğu ince, çekirdeği ufak, iri taneli bir tür beyaz üzüm |
| ÇAY | Irmak ile dere arası büyüklükte akarsu |
| çay, akar | Dere |
| ÇAYGARA | Çay kenarlarında çıkan göze, kaynak, pınar |
| ÇAYIR | Üzerinde gür ot biten, toprağı nemli düzlük |
| ÇAYLAK | Toy, acemi |
| ÇEBİÇ | Hayvan geminin damaklı ve demirden bölümü |
| ÇEÇ | Dövülen fakat ayıklanmamış buğday harmanı |
| ÇEÇ | Harman savurmakta kullanılan yaba |
| ÇEÇAST | Zerdüştîler'de mitolojik göl |
| ÇEÇ-ÇAŞ | Tahıl yığını |
| ÇEÇE | İkikanatlılardan, insana uyku hastalığı aşılayan, sinekten büyük bir cins güney Afrika böceği |
| ÇEÇE | Uyku hastalığını aşılayan sinek |
| ÇEÇEK | Vücutda çıkan ben |
| ÇEÇEN | Kafkasya'nın kuzeydoğusunda yaşayan bir halk |
| ÇEDENE | Kendir tohumu |
| ÇEDENE | Sakız ağacının meyvesi |
| Çek | Avrupa’da ülke |
| ÇEKBERİ | Harman sap yığınlarını yıkmak için kullanılan uzun saplı çengel |
| ÇEKEK | Kayık, mavna ve küçük gemilerin kalafata çekildikleri yer |
| ÇEKEK | Kayık, mavna, küçük gemilerin kıyıda çekildiği yer |
| ÇEKEL | Küçük çapa |
| ÇEKEL | Üvendirenin, alt ucunda bulunan pulluğa yapışan toprağı sıyırmaya yarayan demir bölüm |
| ÇEKELEVE | Eskiden kullanılan,kıç tarafı yüksek, hızlı giden yelkenli |
| ÇEKELEVE | Kıç tarafı yüksek, hızlı giden yelkenli |
| ÇEKELEZ-DEĞİN | Sincap |
| ÇEKEM | Ateşe atılınca çatırdayarak yanan dikensiz bitki |
| ÇEKEM | Yeşil yapraklı, dikensiz, ateşe atıldığında çatırdayarak yanan bir bitki |
| ÇEKEN | Keşan |
| ÇEKENE | Keten ipliğinden dokunmuş kilim |
| ÇEKER | Bir tartma aygıtının kaldırabildiği ağırlık miktarı |
| ÇEKİ | İkiyüzelli kiloluk bir ağırlık birimi |
| ÇEKİŞTE | Tuzla terbiye edilmiş yeşil zeytin |
| ÇEKMEL | Yüksek dallardaki meyveleri toplamakta kullanılan ucu çatallı sopa |
| ÇEKMEN | Şişe çekmekte kullanılan araç |
| ÇEKMEN | Vantuz |
| ÇEKTİRİ | Yelkenleri olmakla birlikte kürekle de yol alan eski zaman gemisi |
| ÇEKTİRİ | Yelkenli ve kürekli eski bir gemi türü |
| ÇELEBİ | Bektaş ve Mevlevi pirlerinin en büyüklerine verilen ünvan |
| ÇELEBİ | Görgülü, terbiyeli, olgun kimse |
| ÇELEN | Ev saçağı |
| ÇELENK | Çiçek, dal ve yapraklarla yapılmış halka |
| ÇELGİ | Başörtüsünün çene altından bağlanan bir türü |
| ÇELGİ | Çene altından bağlanan başörtüsü |
| ÇELİKBEDEN | Dişleri keskin, yırtıcı balıkların olta takımında iğneden sonra takılan 15-20 cm. uzunluğunda çelik tel |
| ÇELLO | Viyolonsele verilen ad |
| ÇELME | Arkadan hafifçe bağlanan baş örtüsü |
| ÇELMİK | Buğday ve başakla karışık iri saman |
| ÇELPEŞÜK | Karışık, dolambaçlı |
| ÇELTEK-ÇONA | Çoban yamağı |
| ÇELTİK | Kabuğu ayıklanmamış pirinç |
| ÇELTİK | Kabuklu pirinç |
| ÇEMBAL | Tuşlu, piano biçimi müzik aleti |
| ÇEMBALO | Klavsen |
| ÇEMÇE-ÇÖMÇE | Büyük tahta kaşık |
| ÇEMEN | Maydanozgillerden bir bitki ve bunun kokulu tohumu |
| ÇEMENZAR | Çimenlik, bahçe |
| ÇEMİŞ | Dut ve üzüm kurusu |
| ÇEMKİRMEK | Birine karşı gelmek, sert cevap vermek |
| ÇENE | Omurga ile bodoslamamın birleştiği köşe |
| ÇENEK | Kuşların gagasını oluşturan alt ve üst bölümlerden her biri |
| ÇENEK | Tohum yaprağı |
| ÇENEK | Tohumda embriyonu kaplayan etli bölüm |
| ÇENET | Yarıldığında tohumların ortaya çıktığı kabuk |
| ÇENGİ | Geleneksel Türk halk tiyatrosunda, dramatik dansları yapan oyuncu |
| ÇENİLTİ | Köpeğin acı acı hakırması |
| ÇENTİK | Küçük kertik |
| ÇENTİK | Küçük oyuk |
| ÇENTMEK | Sebze yada meyvaları bıçakla dikine her yönde kesikler yaparak minik minik doğramak |
| ÇEPER | Bağ çubuğu, çalı çırpı |
| ÇEPER-HARIM | Sebze ve meyve bahçesi |
| ÇEPEZ | Denizde yosunlu sazlı yer |
| ÇEPEZ | İpek kozasının bozuk olanı |
| ÇEPGEN | Mintan içine giyilen giysi |
| ÇEPİÇ | Ayırıcı duvar, cidar |
| ÇEPİÇ | Bir yaşındaki keçi yavrusu |
| ÇEPİN | Bahçelerde kullanılan küçük çapa |
| ÇER | Gelişigüzel ve dayanıksız yapılmış anlamında |
| ÇERAG | Talebe |
| ÇERAĞ | Kandil, çıra |
| ÇERÇİ | Köy köy dolaşarak ufak tefek eşyalar satan gezgin esnaf |
| ÇERÇİ | Tuhafiyeci |
| ÇERGE | Derme çatma köçebe çadırı |
| ÇERGE | Otağ |
| ÇERGE-ÇERGİ | Çingene çadırı |
| ÇERH | Mancınık |
| ÇERİBAŞI | Alay beyi |
| ÇERİK | Altı kiloluk bir tahıl ölçüsü |
| ÇERMİK | Kaplıca, ılıca |
| ÇERVİŞ | Kasaplık hayvanlardan elde edilen türlü yağların eritilmişi |
| ÇERVİŞ | Yemeğin sulu kısmı |
| ÇEŞMİBÜLBÜL | Noktalı yada dumanlı sırça, işlemeli cam işi |
| ÇEŞNİ | Yemeklerde farklı tatlar elde etmek için kullanılan çeşitli baharatlar |
| ÇET | Ormanlarda büyük ağaçlar arasında yetişen küçük ağaç |
| ÇETELE | Çizilerek veya oyularak açılan kertik |
| ÇETUK | Serçe kuşu |
| ÇEVGAN | Cirit oyunlarında atlıların birbirlerine attıkları değnek |
| ÇEVGEN | Atlara binilerek değneklerle oynanan bir çeşit top oyunu, polo |
| ÇEVGEN-ESKA | Değnek |
| ÇEVİRGE | Kapı ya da pencere mandalı |
| ÇEVİRGEÇ | Sac üzerindeki yufkayı çevirmeye yarayan araç |
| ÇEVİRGİ | Kapı kolu, elektrik anahtarı gibi çevrilince herhangibir işi görmeye yarayan araç |
| ÇEVRE | Sırma işlemeli baş örtüsü, mendil |
| ÇEVREN | Ufuk |
| ÇEVRİ | Karşılıklı iki akıntının ya da esintinin çarpıştığı yerde oluşan ters akıntı |
| ÇIDAM | Sabır |
| ÇIFIT | Yahudi |
| ÇIFIT-OBECİ-GEZEGEN-KİZİR | Çok gezen |
| ÇIFITOTU | Sedefotugillerden, çayırlarda ve hendek kenarlarında yetişen zehirli bir bitki |
| ÇIĞA | Horozun en gösterişli tüyü |
| ÇIĞIR | Ayak izi ile karlı yerde açılan yol |
| ÇIĞLIKARA | Antalya’nın Elmalı ilçesinde Toros sediri ağaçlarıyla kaplı olan orman alanı |
| ÇIKI | Ağızı lastikli bez torba |
| ÇIKRA | Sık çalı |
| ÇIKRIK | İplik eğirmek için kullanılan bir alet |
| ÇILBIR | Yoğurtlu yumurta yemeği |
| ÇILGA | Saban demiri |
| ÇIMA | Halat ucu |
| ÇIMA | Halat, elincesi veya yomaların uç kısmı |
| ÇIMARİVA | Gemi personelin tekne boyunca yanyana selamlama için dizilmesi |
| ÇIMBAR | Dokuma tezgâhındaki kumaşı germeye yarayan iki tarafı dişli araç |
| ÇIN | Doğru, gerçek |
| çınçılya | Postu için avlanan kemirici bir hayvan |
| ÇINGI | Maşrapa |
| ÇINGIL | Ufak ve seyrek taneli üzüm salkımı |
| ÇINGIRAK-ZİL | Küçük çan |
| ÇIRAĞ | Mum, kandil, lamba gibi ışık aracı |
| ÇIRAKMAN | Şamdan |
| ÇIRAMOZ | Balıkçıların alabalık avlarken üzerinde çıra veya çalı yaktıkları ızgara |
| ÇIRAMOZ | Balıkçıların, ateşbalığı avlarken üzerinde çıra ve funda yaktıkları ızgara |
| ÇIRAN-ÇİLAN | İri bir çeşit iğde |
| ÇIRÇIR | Pamuğu çekirdeğinden ayırmaya yarayan alet |
| ÇIRNIK | Küçük boyda kayık |
| ÇIRNIK | Üç flok yelkeni bulunan, 200 tona kadar olabilen, tek ve yekpare direkli yelkenli |
| ÇIRPI | Dal ve budak kırpıntısı |
| ÇIRPOT | Çapak |
| ÇITAK | Boynuzları düzgün ay biçiminde öküz |
| ÇITAK | Geçimini orman ürünlerinden sağlayan köylü |
| ÇITAR-ÇITARI | İpekle ve pamukla dokunmuş bir kumaş türü |
| ÇIVGAR | Çift sürmekte ya da araba çekmekte olan hayvanlara yardımcı olarak koşulan hayvan |
| ÇIVGAR | Koşu hayvanlarına yardımcı olarak koşulan hayvan |
| ÇIVGIN | Rüzgâr ve karla karışık yağan yağmur |
| ÇIVGIN | Yurdumuzun hemen her bölgesinde yaşayan ötücü bir kuş |
| ÇIV-ŞIV | Kestane çubuğundan örülmüş yemek sinisi |
| ÇİÇA | Peru’da mısırdan elde edilen bir içki |
| ÇİFT | El dizgide harfleri düzeltmek veyadeğiştirmek için kullanılan cımbız şeklinde alet |
| ÇİFT | Tipo baskıda metal harfleri dizerken kolaylık olsun diye kullanılan cımbıza benzer ince uçlu alet |
| ÇİFTEHANE | Kuş üretmeye yarayan kafesli yer |
| ÇİGAN | Macar göçebesi |
| ÇİĞDE | Hünnap |
| ÇİĞDEM | Zambakgillerden bir kır bitkisi, mahmur çiçeği |
| ÇİĞE | Ceviz ya da badem içi |
| ÇİĞİN | Omuz |
| ÇİĞİT-FERZA | Pamuk çekirdeği |
| ÇİKOLATA | Kakao, süt ve şekerden yapılan tatlı bir yiyecek türü |
| ÇİL | Ayna da oluşan leke |
| ÇİL | Dağ tavuğu |
| ÇİL | Yeni ve parlak |
| ÇİLAV | İran pilavı |
| ÇİLAV | Üzerine et konmuş özel İran pirinciyle pişirilmiş pilav |
| ÇİLBİR | Hayvanın Başına takılan yuların ipi |
| ÇİLE | Dervişlerin kapalı bir yere çekilerek ibadetle geçirdikleri kırk gün |
| ÇİLE | İplik kangalı |
| ÇİLE | Yay kirişi |
| ÇİLEK | Kocayemiş |
| ÇİLEME | Ispanak, pancar gibi sebzelerle pirinç ve bulgur karıştırılarak yapılan bir yemek |
| ÇİLENTİ | Hafif yağan yağmur |
| ÇİLİNGİR | İri gözlü kalbur |
| ÇİLKİM-CINGIL | Küçük üzüm salkımı |
| ÇİLTE | Oturmak için yapılan küçük yer döşeği |
| ÇİLTİM | Üzüm salkımının parçası |
| ÇİMBALİ | Orkestralarda çalınan iki yuvarlak yüzeyden oluşmuş meyal vurmalı çalgı |
| ÇİMÇEK | Serçenin küçük bir türü |
| ÇİMÇİM | Ege bölgesine özgü, küçük ama lezzetli bir karides cinsi |
| ÇİMİL | Sivrisisinek |
| ÇİMMEK | Bütün vücudu yıkamak |
| ÇİNAKOP | Lüfer balığının küçüğü |
| ÇİNÇİLYA | Postu için avlanan, yumuşak ve gümüşrengi tüyleri olan kemirici hayvan |
| ÇİNÇİLYA | Postu için havlanan kemirgen bir hayvan |
| ÇİNÇİLYA | Yumuşak ve gümüş rengi postu için avlanan kemirici bir hayvan |
| ÇİNÇİN | Halk otobüsü |
| ÇİNE | Leopar |
| ÇİNEK, çinke | Benek |
| ÇİNİ | Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan ve çiçek resimleriyle bezeli pişmiş balçık levha, fayans |
| ÇİNİ | Pişmiş balçık |
| ÇİNKE | Sağlam ve sert taş |
| ÇİNKO | Mavimsi beyaz renkte parlak yüzlü bir maden veya bu madenden yapılmış eşya |
| ÇİNTAN | Kadın şalvarı |
| ÇİNTOMANİ | Kumaşlara ve çinilere uygulanan bir süsleme motifi |
| ÇİPİK, furi | Alkış |
| ÇİPİL | Ağrılı ve kirpikleri dökülmüş göz |
| ÇİPO | Gemiyi istenen bir yerde tutmak için bir zincirle denize atılan, iki ya da daha çok kolu bulunan gemi demiri |
| ÇİPURA | Karagöz balığına benzer bir Akdeniz balığı |
| çipura, çitari, lüfer | Bir balık |
| ÇİR | Kayası kurusu |
| ÇİR | Kayısı, zerdali gibi meyvelerin kurusu |
| ÇİRİŞ | Ayakkabı yapıştırıcısı |
| ÇİRİŞ | Bir ot ve bu otun öğütülmesiyle elde edilen tozdan yapılan bir çeşit tutkal |
| ÇİRİŞOTU | Sarızambak |
| ÇİROZ | Uskumru balığının kurutulmuşu |
| ÇİR-SAİR | Başka, öteki, diğer |
| ÇİRU | Tibet yaylalarında yaşayan bir antilop türü |
| ÇİS | Kimi bitkilerden sızan ve katılaşarak sarımtırak bir cisim durumuna gelen bir çeşit şekerli özsu |
| ÇİSENTİ-ÇİSE | İnce yağan yağmur |
| ÇİSİK-GÜCE-GÖCEN | Tavşan yavrusu |
| ÇİSKİN | Çiseleyen yağmur |
| ÇİS-MANNA | Kudret helvası |
| ÇİT | Bağ, bahçe gibi yerlerin çevresine çalı, kamış,ağaç gibi şeylerden çekilen duvar |
| ÇİT | Pamuktan dokunmuş basma |
| çit, ör | Perde |
| ÇİTARİ | Bir tür ince dokunmuş çizgi kumaş |
| ÇİTARİ | En büyüğü yarım kiloyu aşmayan kılçıklı küçük balıklara verilen ad |
| ÇİTARİ-TRANÇA | İzmaritgillerden kılçıklı bir balık |
| ÇİT-DASTAR-LEÇEK-ÇELGİ | Başörtüsü |
| ÇİTEN | Arabada saman yüklenen taşıma sepeti |
| ÇİTEN | Dallardan örülmüş büyük sepet |
| ÇİTEN | Kuzu ağılı |
| çiten | Kuzu ağılı |
| ÇİTEN | Saman taşımak için arabalar konulan ince dallardan örülü sepet |
| ÇİTİ | Halı kilimi örgüsünün sökülmemesi için saçaklarından dip kısmında yapılan örgü |
| ÇİTİHA | Tunus kıyılarında kullanılan üç direkli yelkenli tekne |
| ÇİTLEMBİK | Karaağaçgillerden buruk lezzette meyvesi olan bir ağaç türü |
| ÇİTLEMBİK | Mercimekten az büyük, buruk lezzette meyvesi olan bir ağaç, melengiç |
| ÇİTMİK | Üzüm salkımının küçük dalı |
| ÇİTMİK-FİSKE-TUTAM | İki parmak ucu ile tutulabilen miktar |
| ÇİVİT | Sararmayı gidermek için beyaz çamaşırların son suyuna karıştırılan mavi renkte bir toz boya |
| ÇİVİT | Sarılığını gidermek için çamaşırın son suyuna katılan boya |
| ÇİY | Şebnem |
| ÇİZECEK-İVGİ | Ağaçları yarıp salgısını almak için kullanılan yay kesitli, sivri uçlu, tahta saplı bir aleti |
| ÇİZİ-AKOS | Saban demirinin toprakta bıraktığı iz |
| ÇKI-ÇIKIN | Küçük bohça |
| ÇMAÇANA | Hinduizm'de seçkin ölülerin mezarlarına yapılan topraktan tümsek |
| ÇO | Japonya'da kullanılan, 109.09m. Değerindeki eski uzunluk birimi |
| ÇOĞ | Yaban çileği |
| ÇOKAL | Savaşlarda giyilen zırh |
| ÇOKU | Dağ doruğu |
| ÇOLPA | Ayağı sakat olan |
| ÇOLPAN | Çoban yıldızı, Venüs |
| ÇOLPAN | Venüs gezegeni |
| ÇOLUN | Ağlı kepçe |
| ÇOLUN | Balıkçıların kullandığı ağkepçe |
| ÇOM | Küme,topluluk anlamında kullanılan sözcük |
| ÇOMA | Lor peyniri |
| ÇOMAR | İri köpek, çoban köpeği |
| ÇOMBALAK | Balığın sudan havaya fırlaması |
| ÇOMU | Küçük kulaklı koyun yada keçi |
| ÇOMUR | Zambak |
| ÇON | Kalça |
| ÇON | Sığır hayvanlarının sırtından görülen bir çeşit hastalık |
| ÇONA | Çoban yamağı anlamında kullanılan yöresel bir sözcük |
| ÇONA | Çobanın yamağı |
| ÇOPRA | Balık kılçığı |
| ÇOPRA | Sık çalılık ya da sazlık |
| ÇOPUR | Bir geyik türü |
| ÇOPUR | Yüzü çiçek hastalığından kalma küçük yara izleri taşıyan ,kimse |
| ÇOPURİNA | İzmarite benzeyen bir balık |
| ÇOR-DA-MALADİ | Hastalık, dert |
| ÇOR-MALKIRAN | Sığır vebası |
| ÇORUH | Anadolu’da doğup Karadeniz’e dökülen akarsuların en doğuda olanı |
| ÇOTANAK | Üzerinde bir çok fındık dalı bulunan dal |
| ÇOTANAK | Üzerinde fındık bulunan dal |
| ÇOTİRA | Çotiragillerden, dikenli sert pullu, kısa ve geniş, siyaha yakın esmer bir balık |
| ÇOTİRA | Dikenli, sert pullu, kısa ve geniş, siyaha yakın esmer bir balık |
| ÇOTUK-OMACA-TEVEK-REZ | Asma kütüğü |
| ÇÖEREKOTU | Siyah susam |
| ÇÖĞÜNDÜR | Kırmızı pancar |
| ÇÖĞÜR | İri gövdeli, kısa saplı bir tür halk sazı |
| ÇÖĞÜR | Maydanozgillerden, bir çeşit dikenli yaban bitkisi |
| ÇÖĞÜR | Tohumdan yetişmiş küçük fidan |
| ÇÖKEL | Taşan bir suyun çekildikten sonra bıraktığı tortu |
| ÇÖKÜNTÜ | Ağaçlık yerde açılan tarla |
| çöl | Sahra |
| ÇÖLEMERİK | Hakkari'nin eski adı |
| ÇÖMÇE | Tahta kepçe |
| ÇÖMEZ | Medreselerde müderrisin hizmetine bakan ve ondan ders alan öğrenci |
| ÇÖMLEK | Topraktan yapılmış tencere |
| ÇÖNGÜL | Ufak bataklık, çamurlu küçük göl |
| ÇÖPLEME | Boynuzotu |
| ÇÖRÇİL | Kısa konçlu ve küt burunlu, altı lastik asker postalı |
| ÇÖRDEK | Flok ve randa yan yelkenlerin kandilisası |
| ÇÖRDEK | Seren yelkenlerinin geriye bakan kısımları |
| ÇÖRDEK | Yelkenin kandisilaya bağlanan köşe yakalarına verilen ad |
| ÇÖRDÜK | Küçük dağ armudu |
| ÇÖRDÜK | Sarı çiçekli, keskin kokulu bir bitki |
| ÇÖREK | Buğday ve mısır ekmeğinden yapılan hayır için dağıtılan yağlı dilim |
| ÇÖREK | İpten yapılan can yeleği |
| ÇÖRKÜ | Sayıboncuğu, abaküs |
| ÇÖRTEN | Dam çevresindeki yağmur sularını oluklardan alıp duvar temelinden uzağa akıtan, saçak kenarından dışarı doğru uzanmış oluk |
| ÇÖTE | Orakla biçilen ekinleri toplamakta kullanılan ucu eğri bir değnek |
| ÇÖVEN | Çevgen |
| ÇÖVEN | Sabun katılmış gibi suyu köpürten temizleyici bitki |
| ÇÖVEN | Sabunotu |
| ÇÖVGEN | Ucu çengelli değnek |
| ÇÖZ | Bumbarın yağı |
| ÇÖZGÜ | Dokumacılıkta atkıların geçirildiği uzunlamasına ipler |
| ÇU | Kırgızistan ve Kazakistan’da bir ırmak |
| ÇUB | Ağaç değnek, sopa |
| ÇUBEK | Davul tokmağı |
| ÇUBUK | Ana direklerin üzerine konulan ekleme direkler |
| ÇUÇKA | Küçük kırmızı ve acı bir biber |
| ÇUGAL | Küçük kazan |
| ÇUHA | Sık dokunmuş yünlü bir kumaş türü |
| ÇUHA | Tüysüz, ince, sık dokunmuş yün kumaş |
| ÇUHADAR | Padişahın giyeceklerine bakan memur |
| ÇUL | Keçi kılından dokunan yazgı |
| ÇUL | Kıl dokuma |
| ÇUL | Kıldan ya da yünden yapılmış hayvan örtüsü |
| ÇUL | Yere serilen yolluk |
| ÇULHALIK | Çul dokunan taraklı aaagah |
| ÇULLUK | Göçebe, eti için avlanan bir kuş |
| ÇUMÇU | Sürahi |
| ÇURÇUR | Lapina familyasından, eti pek sevilmeyen, küçük bir deniz balığı |
| ÇURÇUR | Önemsiz, değersiz |
| ÇUVAL | Seyrekçe örülmüş büyük torba |
| ÇUVALDIZ | Yassı uçlu büyük iğne |
| ÇUVAŞ | Volga ırmağı kıyısında oturan, Türk soyundan gelen bir halk |
| ÇUVAŞ | Volga ırmağı kıyısında oturan, Türk soyundan gelen bir halk ve bu halkın soyundan olan kimse |
| ÇUVAŞÇA | Türk lehçelerinden biri |
| ÇÜCÜK | Buğday tohumunun filizlenmesi |
| ÇÜN | Çünkü |
| ÇÜRDÜKOTU | Dallı, budaklı, yaprakları sivri ve ayva biçiminde bir çeşit bitki |
| ÇÜTRE | Yurdumuzda da yaşayan ötücü bir kuş |